Cümle Tercüme

Göz Kelimesinin İngilizcesi ve Almancası

Türkçe İngilizce Sözlük

göz
eye, optic, optical, ocular, orbital, ophthalmic
göz
eye; sight; cell, compartment, drawer, cubbyhole, cubby, cubicle, cuddy; eyehole, small hole (as in a needle); optic; blinker; orbit, orb
göz
opto
göz açıp kapayıncaya kadar
before you could say jack robinson
göz açtırmamak
give no respite
göz açtırmayan
watertight
göz ağrısı
flame
göz alabildiğine uzanmak
spread
göz aldanması
illusion, optical illusion
göz alıcı
attractive, eye catching, striking, glamorous, glittering, grandiose, jazzy, resplendent, screaming, spectacular, splendiferous, staring, flamboyant, radiant, refulgent
göz alıcı hale getirmek
glamorize
göz alıcı kıyafet
regalia
göz alıcı şey
eye catcher
göz alıcılık
gaiety, glitter
göz almak
glitter

Türkçe Almanca Sözlük

göz
Auge [das]; Fach [das]; Schleife [die]; Schlinge [die]
göz açıklığı
Wachsamkeit [die]
göz açıp kapayıncaya dek
im Nu.
göz alıcı
auffallend
göz almak
blenden
göz ardı etmek
etw außer Betracht lassen
göz atmak
anblicken, blicken, einen Blick werfen auf
göz bağlamak
blenden
göz boyamaz
blenden
göz dikmek
begehren.
göz doktoru
Augenartz [der]
göz farı
Lidschatten [der]
göz gezdirmek
durchlesen, einsehen, überfliegen
göz göze
Auge um Auge
göz göze gelmek
Blicke begegnen sich